Haberler

Memur-Sen ve ülkemizin önde gelen STK’ları “Filistin’e Destek Platformu” çatısı altında güç birliği yaparak, işgalci İsrail güçlerinin Gazze’de gerçekleştirdiği soykırıma karşı Sakarya’da yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi.

ABD başta olmak üzere batılı emperyalist güçlerin desteğini alan Siyonist İsrail’in 7 Ekimden bu yana Gazze’de gerçekleştirdiği soykırım karşısında kitlesel basın açıklamaları, eylem ve yürüyüşler ile kamuoyunda farkındalığın artmasına katkı sağlayan “Filistin’e Destek Platformu” sırasıyla tüm Anadolu kentlerinde yapılmasını planladığı yürüyüşlerin ilkini Sakarya’da düzenledi.

Sakarya Millet Bahçesi önünde toplanan binlerce platform üyesi ve Kudüs sevdalısı, ellerinde taşıdıkları Türk ve Filistin bayraklarıyla, Sakarya Çark Caddesi boyunca İsrail ve ABD başta olmak üzere Gazze’deki zulümde payı olan Batılı emperyalist güçler aleyhine slogan atarak gerçekleştirdikleri yürüyüş Adapazarı Kültür Merkezi önünde sona erdi.

Yürüyüşün ardından kalabalığa hitap eden Memur-Sen Genel Başkanı ve Filistin Dayanışma Platformu Sözcüsü Ali Yalçın, İsrail’in tüm dünyanın gözü önünde Gazze’de alenen soykırım suçu işlediğini söyleyerek, “Daracık bir alana hapsedilmiş 3 milyon insan, savaş uçaklarıyla, füzelerle, tanklarla, havadan, karadan, denizden bombalanıyor. ABD soykırıma silah taşıyor. İngiltere, Fransa, Almanya soykırıma destek veriyor. Batılı sermaye soykırımı finanse ediyor. Küresel medya sansür, yalan, çarpıtma, dezenformasyonla soykırımı örtüyor, vahşeti gizliyor, yükselen itiraz seslerini kısıyor. Sosyal medya şirketleri korkunç bir sansürle hakikati tersyüz ediyor” dedi.

Gazze’de Yüzyılın Soykırımı Yaşanıyor

Konuşmasının devamında Gazze’deki katliama dair rakamları paylaşan Ali Yalçın, “Gazze 47 günde adeta bir ölüm vadisine, devasa bir toplu mezara dönüştü. Rakamlar korkunç: 14 bin 500’den fazla şehit; bunların 6 binden fazlası çocuk, 4 bini kadın… 35 bin yaralı… Bunların % 80’i kadın ve çocuk… 7 bin kişi kayıp. 233 bin konut oturulamaz halde. 26 hastane, 55 sağlık merkezi, onlarca ambulans, 266 okul, 174 camii ve 3 kilise bombalandı. Çok büyük bir acı ve kahır içindeyiz. Açık ve net olarak söylüyorum: Gazze’de yaşananlar kelimenin tam anlamıyla yüzyılın soykırımıdır” diye konuştu.

“Zalimi Durdurmak İçin Her İmkânı Kullanacağız”

Gazze’de yaşanılanların “tüm dünyanın körleşmiş vicdanını dirilttiğini” ve “direnişin küresel intifadaya dönüştüğünü” buna rağmen Birleşmiş Milletler (BM) ve bağlı kuruluşları başta olmak üzere uluslararası kurumların ilkelerini ve sorumluluklarını unuttuğunu vurgulayan Yalçın, “Biz, katilin kanun koyucu olduğu bir düzenden adalet çıkmayacağını biliyoruz. O nedenle İsrail’e, ABD’ye, Batılı devletlere çağrımız yok. Biz biliyoruz ki umut bizdedir, çare biziz. Kardeşlerimize destek vermek, zalimi durdurmak için her imkânı kullanacağız. Maddi imkânlarımızla kardeşlerimize destek verecek, boykotla Siyonizmin sponsorlarına geçit vermeyeceğiz” dedi.

Filistin Direnişini Savunmak Bir Haysiyet Meselesidir

Yalçın, İsrail’in terör yöntemlerine başvurduğunu ve Filistinlilerin mücadelesinin meşru müdafaa kapsamında olduğunu hatırlatarak, Filistin direnişini savunmanın kendileri için bir haysiyet meselesi olduğunu söyledi.

Yalçın sözlerine şu şekilde son verdi:

“Eğer dünya terörist arıyorsa İsrail’e, suçlu arıyorsa işgalcilere, suç ortağı arıyorsa Emperyalistlere baksın! Katil de orada, terörist de orada. Söz veriyoruz! Asla susmayacağız, asla durmayacağız! Mücadelemizi sürdüreceğiz! Her ilden, her meydandan haykırmaya devam edeceğiz. Sakarya’dan Gazze’ye direnişe bin selam olsun!”

Yürüyüş ve basın açıklamasına Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın yanı sıra AK Parti Sakarya Milletvekilleri Çiğdem Erdoğan Atabek, Ali İnci, Ertuğrul Kocacık, Murat Kaya, Sakarya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamza Al, Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, Sakarya Milli İrade Platformu Temsilcisi Mesut Gökdemir ile çok sayıda davetli ve basın mensubu katıldı.

Büyük Filistin yürüyüşü Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın dünyadaki tüm mazlumlar ve Filistin halkı için ettiği duayla sona erdi.