19 Mayıs, milletimizin, güç birliği yapan emperyalist devletlere karşı, yeni bir canlanış ve şahlanışla tam bağımsız ve özgür olarak yaşama kararlılığının bütün dünyaya fiilî olarak ilan edilmesidir. İstiklal ve istikbalimizi kazanmak, Gazi Mustafa Kemal öncülüğünde organize olan bu cesur, onurlu başlangıçla birlikte, millî iradenin peş peşe gerçekleştirdiği kongre, girilen savaşlar ve kazanılan zaferlerle mümkün olmuştur.
Gençlere armağan edilen 19 Mayıs bayramı, aslında “geleceğin mimarı, başarının teminatı” olma sorumluğunun emanet edilmesidir. Gençler, bir ülkenin hazinesi, gelecekteki gücü, ufku ve umududur. Toplumsal değerlere yönelik bilinci yüksek, istiklale meftun ve istikbal hedefleri olan bir gençlik, bir milletin en büyük güvencesidir.
Gençlerimizin aldığı eğitim, gördüğü öğretim, kişisel çabalarıyla elde ettiği donanım başarıya giden en etkili yoldur. Yerel değerleri kuşanmış, millete aidiyeti yüksek, evrensel ilkeleri kendine ufuk edinmiş, çağın gerektirdiği bilgi, beceri ve yetkinliğe sahip bir gençlik, ülkemiz için ufuktaki aydınlık olacaktır.
Nesillerimizi hayata hazırlayacak, onların örnek birer insan olmasını sağlayacak eğitim sistemi en büyük yatırım aracıdır. Millî ve manevi değerleri içselleştirmiş bir gençlik yetiştirmenin ne kadar önemli olduğu, kriz dönemlerinde çok daha iyi anlaşılmaktadır. Çanakkale’de, Sakarya’da, Dumlupınar’da mevzi alan, 15 Temmuz’da darbecilerin karşısına dikilen gençlerimiz bunun en güzel örneğidir. Kovid-19 salgını nedeniyle içinden geçtiğimiz bugünler, insan olmanın, insan yetiştirmenin ve insan kalmanın ne kadar önemli olduğunu, her şeyin güç ve imkân olmadığını, her şeyin insanla başladığını çok net bir şekilde ortaya koymuştur. İmkânı insan ve imanla birleştirenler, salgın sürecini daha iyi yönetirken, imkânı insanla buluşturamayanlar, güçlü olmalarına rağmen sınıfta kalmıştır.
Gençlerimizi korumamız gereken bir başka salgın daha var. Dijital platformlar, bazı ahlaksız kanallar, güya şöhret olarak sunulan, tek sermayesi ahlaksızlığı olan tiplemeler üzerinden ailevi değerlerimize saldırı yapılıyor, çocuklarımızın dimağına zehir zerk ediliyor, toplumsal çöküşün ağları örülüyor. Bu salgına hep birlikte karşı durmalı; milletimizin millî ve manevi değerlerini, güzel hasletlerini gençliğimizin en büyük sermayesi yapmalıyız.
Memur-Sen olarak, tarih ve millet şuuru yüksek, değerlerine bağlı gençler yetiştirmenin, en başta biz eğitimcilerin sorumluğunu olduğuna inanıyoruz. Tarih boyunca birlik, beraberlik ve kardeşlik duyguları içerisinde olmuş, imkânsızlıklarla kuşatılmış olsak bile iman dolu göğsüyle her zaman bir çıkış olduğuna inanan, her zaman şehitleri ve gazileriyle destan yazan bir milletiz. Gençlerimizin ve tüm milletimizin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı tebrik ediyoruz.