Haberler

Toç Bir-Sen Genel Başkanı Hüseyin Öztürk, Konya’da düzenlenen Gençler Tarım ile Buluşuyor" programına katıldı. Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişci’nin de teşrifleriyle gerçekleştirilen program Konya İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün ev sahipliğinde düzenlendi.

Mevlana Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Gençler Tarım ile Buluşuyor" programında konuşan Bakan Kirişci, teknolojide Türkiye'den ileri olduğu söylenen ülkelerde, genç nüfusun toplam nüfusa oranının gittikçe azaldığına dikkati çekerek, şu değerlendirmede bulundu:

"20 yaş altı nüfusun oranı İtalya'da yüzde 17,6, Türkiye'de ise 31,7'dir. Bize en yakın ülke İrlanda olup, 26,8 ile bizim hemen arkamızdan gelmektedir. Özellikle dün eğitim ve öğretim hayatına başlayan 18 milyon yavrumuza bu yeni eğitim öğretim döneminde sonsuz başarılar diliyorum. 8 milyonluk da bir üniversite gençliğini düşündüğümüzde tam 26 milyonluk bir nüfus ülkemizde eğitim faaliyetlerinde öğrenci statüsüne sahip durumdadır. Maalesef bizim de giderek yaşlandığımız ve bu yaşlılığı da mutlaka dikkate almamız gerektiği konusu açıktır. Çünkü Sayın Cumhurbaşkanımız özellikle nikâh merasimlerinde 3 çocuğu tavsiye ettiğinde bunu anlamayan veya anlamak istemeyen çevreler, 'Bizim çocuk sayımızla bu ülkenin hükümetinin, iktidarının, ülkenin cumhurbaşkanının ne ilgisi, alakası var?' derler. Nüfus artış hızımızı sürdürebilmemizin, kısacası yaşlanmamamızın yegâne yolu, genç nüfusu sürekli belirli bir oranın üzerinde tutmaktır."

Kirişci, 2016'da yüzde 31,7 olan ortalama yaşın 2021'de 33,1'e gerilediğini dile getirerek, Türkiye nüfusunun yaşlandığını vurguladı.

"ÖNLEMLERİMİZİ ALDIK VE ALMAYA DA DEVAM EDİYORUZ"

Altyapı sorunları gibi birçok gerekçeyle kırsalın terk edildiğini, kentlerin etrafında "varoş" denilen yaşam alanları oluşturulduğunu belirten Kirişci, şöyle devam etti:

"Bunu tersine çevirmek zorundayız. Esas çözümün kırsalda yaşayan vatandaşlarımızın istekleri ve ihtiyaçlarının karşılanması olduğunu elbette biliyoruz. Zaten Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğindeki hükümetlerimiz de özellikle kendi bakanlığımızdaki Tarım ve Kırsal Kalkınma Destekleme Kurumu ve Tarım Reformu Genel Müdürlüğü gibi birilerimiz başta olmak üzere sürekli bu alanda destek vermeye devam etmektedir. Önlemlerimizi aldık ve almaya da devam ediyoruz. Biz tarımsal üretim ve ormancılıkla ilgili faaliyetlerimizin sürdürülebilirliği adına mutlak suretle kırsala dönmeliyiz. Bu ülkede 'Ben üreticiyim.' demekten veya ailesinin bu faaliyetlerde bulunmasından hicap duyan, bunu zikretmeyen kardeşlerimiz, artık gönül rahatlığıyla 'Biz çiftçiyiz, çiftçi bir ailenin çocuğuyuz, biz üretiyoruz, ürettiğimiz için değerliyiz.' noktasına gelmiştir."

Türkiye için bir başka önemli konunun ara eleman sorunu olduğuna dikkati çeken Kirişci, Bakanlık olarak bu sorunun çözümü için Milli Eğitim Bakanlığı ile protokol imzaladıklarını ve tarımda ara eleman ihtiyacı için çalışma başlattıklarını açıkladı.

Konuşmaların ardından genç çiftçilerle fotoğraf çektirildi.

Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişci, Toç Bir-Sen Genel Başkanı Hüseyin Öztürk ve beraberindekiler "Yöresel Ürünler ile El Sanatları" ve "12. Tarım Orman ve İnsan Temalı Fotoğraf Sergileri"ni gezdi.

Heyet Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’ı ziyaret etti.

Sakarya Zaferi'nin 101. Yılı Kutlamaları Polatlı’da Yapıldı

Genel Başkan Yardımcılarımız Musa Şen ve Fikret Akdeniz de Sakarya Zaferi'nin 101. yılı dolayısıyla Polatlı-Duatepe'de düzenlenen kutlama programına katıldılar.

Programın açılışında konuşan Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişci, İstiklal Harbi'nin önemli dönüm noktalarından biri olan Sakarya Zaferi'nin, Türkiye Cumhuriyeti'ne uzanan yolda Türk milletine moral ve güç verdiğini belirterek, "Uluslararası alanda Meclisimizin itibarını yükselten Sakarya Zaferi, bağımsızlığın ve nihai zaferin habercisi olmuştur" dedi.

Kirişci, şehitlerin toprak altındaki naaşlarının, "Biz omuz omuza mücadele ettik. Birlikte şehit düştük." mesajı verdiğine işaret ederek,  "Bu mirası, dünya durdukça bu topraklarda yaşatacağız. Biz, bu topraklarda 1000 yılı aşkın süredir kardeşlik hukukuyla yaşamış, sadece bu coğrafya için değil tüm dünya için barış ve kardeşliğin sembolü olmuş bir milletiz. Kendi topraklarımızda ve dünya coğrafyasında insanların huzurlu yaşamasını istiyoruz. Ancak bugün üzerinde bulunduğumuz bu toprakları, Anadolu insanının irfanı, erdemi, gayreti ve çabasıyla geçmişte nasıl canımız pahasına koruduysak, bunu bir kez daha yapmaktan asla çekinmeyeceğimizi herkesin bilmesini isterim." değerlendirmesinde bulundu.