Miraç, Peygamber Efendimiz (S.A.V)'in bir gece Mescid-i Haram’dan Mescid-i Aksa’ya, oradan da semaya yaptığı manevi bir yolculuktur. Efendimiz kendi hakikatinde, özünde Rabbini görmüştür. Bu gece, zaferlerin mutlulukların taçlandırıldığı kutlu bir gecedir. İnsan aklının, kalbinin ve gönlünün kutsal sığınığa doğru ezeli ve ebedi yolculuğudur. Miraç, ilahi bir yolculuktur. Yer ile gök arasındaki ilk duraktır, ilk kıbledir.
Bu kutlu yolculuk, Peygamberimiz Hz. Muhammed (S.A.V.)'in şahsında insanlığın ulaşabileceği mertebeyi göstermektedir. Yüce Allah’ın kudretini idrak ve eserlerine şahitliktir. Bu şehadet, insanın hayatına anlam katar; varoluş anlam kazanır. Bu ilahi şehadet, dünya hayatını anlama ve anlamlandırma yolculuğudur. Anlamsızlık buhranında kaybolan modern insan için ilahi bir reçete, ilahi bir ufuktur. Merkezinde Kudüs’ün, merkezinde sonsuz semanın olduğu bir ufuk. Bu ufuk, insanlığın kendi göğüne merdiven olmasıdır. İnsan gönlünün kutsal belde Kudüs’e, Mescid-i Aksa’ya dönüşmesidir.
Bu vesileyle mübarek gecenin yüzü suyu hürmetine Mescid-i Aksa’nın ve Kudüs’ün işgalden ve zulümden kurtarılmasını; savaşın olduğu ülkelerde masumlara ve mazlumlara yardım etmesini, bu ülkenin ve İslam Ümmetinin birliğinin ve dirliğinin sağlanmasını Cenab-ı Hak’tan niyaz ederiz. Tüm gecelerimizin Miraç olması dileğiyle…