Haberler

Tarım-Orman Çalışanları Birliği Sendikasının, video konferans yöntemiyle sürdürdüğü Toç Bir-Sen Akademi Buluşmalarının bu ayki kitap tahlili Sezai Karakoç’un Diriliş Neslinin Amentüsü isimli kitabı oldu.

Toç Bir-Sen Akademi’nin 1. ve 2. Dönem gençlerinin katılımıyla gerçekleşen programda konuşan Genel Başkan Hüseyin Öztürk, Sezai Karakoç’un duruşu, ilkeleri, fikirleri ve eserleriyle hayatını diriliş neslinin yetişmesine adayan edebiyatımızın en güçlü kalemlerinden biri olduğunu söyleyerek, Diriliş Neslinin Amentüsü isimli kitabın da bu noktada bir hazine değerinde olduğunu kaydetti.

Öztürk, kitabın; gençlerin, diriliş erlerinin yol haritası olduğunu ifade ettiği konuşmasında; “Üstad Sezai Karakoç Diriliş Neslinin Amentüsü isimli bu kitapta sizlere sesleniyor, inanmış erlere, gençlere, diriliş nesline sesleniyor. Ülke olarak, İslam Dünyası olarak, tüm dünya olarak yaşadığımız ortak problem olan düşünce hayatı ile inançlar arasındaki kopmuş olan bağların yenilenmesi gerektiğini söylüyor ve almamız gereken dersleri söylüyor Üstad.

“Allah rahimdir” diyoruz korku içinde yaşıyoruz, “Allah her şeye kefildir” diyoruz ama sürekli bir panik içerisindeyiz.  Yani Karakoç'un deyimiyle düşünce hayatımız ile yaşadığımız hayat örtüşmüyorsa bu iman hakiki bir iman değildir. Hayatımızı yeniden şekillendirmeli, inandığımız gibi yaşamalıyız. Yoksa yaşadığımız gibi inanmaya başlarız.

Bu kopmuş olan bağları kuvvetlendirdiğimiz zaman gerçekten bir ‘Diriliş Eri’ olunabilir yoksa tüm sözler, eylemler sadece söylemlerden ibaret kalır” dedi.

ÖNEMLİ OLAN DOĞRU YOLDA OLMAK VE MÜCADELE ETMEKTİR”

Toç Bir-Sen Akademiyi kurmalarındaki amacın ülkesini, milletini seven, medeniyet davasına sahip çıkan, ahlaki ve toplumsal değerlerden asla taviz vermeyen, inanmış ve adanmış gençlerin davayı omuzlamaları olduğunun altını çizen Öztürk konuşmasını şöyle sürdürdü: “Hamdolsun, Memur-Sen ailesi, Toç Bir-Sen camiası ve bu camianın içindeki siz gençler bu bilinç içerisindesiniz. Toç Bir-Sen Akademi’yi kurmamızdaki temel sebeplerden biri de tam da budur. Bu davayı omuzlayacak, düşünce hayatıyla inancı arasındaki kopuklukları ortadan giderecek gençlerimizin bize emanet edilen sancağı daha da yukarıya taşımalarıdır.

‘Dem bu demdir, çağa tanık olma ve çağı tanık tutma. Günün adamı değil, "dem"in adamı olmak’ diyor Üstad. Başarırız, başaramayız, sonuç alırız ya da sonuç alamayız, bu bizim elimizde değil. Bunu takdir edecek olan Allah'tır. Biz bu süreçte mücadeleden sorumluyuz, yürüyüşümüzden sorumluyuz. Önemli olan doğru yolda olmak ve bu yolda yürümek, mücadele etmek, eylem içerisinde olmaktır. Hakikatleri anlamak, anlatmak ve bu milleti bilinçlendirmek bizlerin sorumluluğudur, bizlere yüklenen görevlerdir. Ülkemize, milletimize olan bu görevlerimizi de hakkıyla yerine getirebilmek için; inançlı olmalı, azimli olmalı, sabırlı olmalı, ilkeli olmalı, çok okumalı ve sürekli kendimizi geliştirmeliyiz. Unutulmamalıdır ki kazananlar daima hayatına bu doğrularla yöne verenler ve fedakarlık yapanlardır.”

Programda Toç Bir-Sen Akademi’nin gençleri de söz alarak okudukları Diriliş Neslinin Amentüsü isimli kitaba ilişkin tahlillerde bulundular.