Haberler

Ankara’da gerçekleştirilen kongreye; Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişci, Bakan Yardımcıları Ebubekir Gizligider ve İbrahim Yumaklı, Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Toç Bir-Sen Kurucu Genel Başkanı Osman Şimşek, Konya Milletvekili Halil Etyemez, bakanlık bürokratları, Memur-Sen’e ve Hak-İş’e bağlı sendikaların yönetimleri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, delegasyon ve çok sayıda davetli katıldı.

Genel Kurulun Divan Başkanlığını Bayındır Memur-Sen Genel Başkanı Soner Can Tufanoğlu, Divan Üyeliklerini ise Memur-Sen Kadınlar Komisyonu Başkanı Sıdıka Aydın, Yavuz Atçı, Bahattin Demir ve Av. Ahmet Gönenç yaptı. 

Kongrede coşkulu kalabalığa hitap eden Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişci sözlerine “TOÇ-BİR-SEN ile birlikte, uyum içerisinde, Bakanlığımız çalışanlarının ekonomik, sosyal ve özlük hakları ile ilgili yürüttüğümüz çalışmalardan duyduğum memnuniyeti ifade etmek istiyorum. Tabanından ayrılmayan, ne istediğini bilip tepeden bakmayan ve saha içerisinde mücadele eden, tarım ve orman alanında çalışanların haklarını korumak için gayret gösteren bir sendikayı ülkemize kazandıranlara da bu vesileyle teşekkürlerimi sunuyorum” diyerek başladı.

Konuşmasında tarımın, ülkenin ve Türkiye Yüzyılı'nın en stratejik alanlarından biri olduğunu ifade eden Bakan Kirişci, şunları ifade etti. “Gençleri tarımsal üretimin her aşamasında daha fazla görmek istediklerini dile getiren Bakan Kirişci, tarım ve orman çalışanlarının rehberliğinin çok önemli olduğunu ifade etti. Kirişci, "Sahada daha fazla bulunmanızı ve daha aktif olmanızı bekliyorum. Ülkemizin bölgesel özelliklerine göre hazırladığımız planların uygulanmasında, gerektiğinde ihtiyaca göre revize edilmesinde ve bölge halkı tarafından benimsenmesinde sizin çabalarınız çok önemlidir. Sizlerin bilgi ve birikiminizi sahaya, tarımsal üretim süreçlerine daha fazla yansıtmak mecburiyetindeyiz."

"KAZANIMLARDA TOÇ BİR-SEN'İN EMEKLERİ ÇOK ÖNEMLİ"

Bakanlık çalışanlarının haklarının korunması, gözetilmesi ve iyileştirilmesi noktasında toplu sözleşme süreçlerinde verilen mücadele ve elde edilen kazanımlarda Toç Bir-Sen'in emekleri, katkılarının çok önemli olduğunu belirten Kirişci, şunları ifade etti:

"Kamu görevlilerinin 2022 ve 2023 yılı 6. Dönem Toplu Sözleşme metninde Bakanlığımız çalışanlarına ilişkin birçok kazanım yer alıyor. Bunların başında ise kontrol hizmetlerinde ilave ödeme, koruyucu gıda yardımı, koruyucu giyim ve donanım malzemesi verilmesi gibi kazanımların yer aldığı bilinmelidir. 2022-2023 yıllarına ait malzemeler bu yıl birlikte verilecek. Bu kazanımların personelimize ulaşmasını sağlamak amacıyla yetkili sendikamız ile koordineli bir şekilde mevzuat düzenlemelerini gerçekleştirdik."

Kirişci, Tarım ve Orman Bakanlığı personeline yönelik "Koruyucu Gıda Yardımı Yönergesi" ile "İlave Ödeme Yönergesi"nin geçen yılın aralık ayında yürürlüğe girdiğini dile getirerek, "Kontrol Hizmetlerinde İlave Ödeme Kapsamının Belirlenmesi ve Uygulama Birlikteliğinin Sağlanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönerge" kapsamında taşra personelinin ilave ödemelerini aldığını söyledi.

BAKAN KİRİŞCİ’DEN TARIM-ORMAN ÇALIŞANLARINA MÜJDE

Toç Bir-Sen 7. Olağan Genel Kurulu’nda tarım-orman çalışanlarına müjdeler de veren Bakan Kirişci, Bakanlık Personel Genel Müdürlüğü ve Toç Bir-Sen ile hazırlanan "Koruyucu Giyim ve Donanım Malzemesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönerge"sinin yürürlüğe girdiğini belirterek "Sizlere buradan yeni bir düzenlememizi daha açıklamak istiyorum. İlgili kanun ve yönetmelik gereği hayvanlara uygulanan veteriner biyolojik ürün ve tanımlama araçlarının (küpe) uygulama ücretlerini artırdık. Ücret artışlarına ilişkin bu kararımız, uygulayıcı veteriner hekim, tekniker ve teknisyenlerimize hayırlı olsun. Ayrıca Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavlarının açılması için gerekli çalışmaları ve Orman Muhafaza Memurlarının Teknik Hizmetler Sınıfına dahil edilmesi için Yetkili Sendikamız Toç Bir-Sen ile birlikte çalışma başlatacağız" dedi.

“ECDADIN EMANETİNİ SAHİPLENEREK, BÜYÜK VE GÜÇLÜ BİR TÜRKİYE’YE YOL ALDIK”

Toç Bir-Sen Genel Başkanı Hüseyin Öztürk konuşmalarına Memur-Sen’in Kurucu Genel Başkanı Mehmet Akif İnan ile davaya ömrünü adamış ve edebiyata irtihal etmiş olan dava ve yol arkadaşlarına rahmet dileyerek başladı.

“Ülke olarak, millet olarak son çeyrek asırda; İnsanların alın teri ve emeklerinin karşılığını ideolojik saplantıların belirlediği, hak ve özgürlüklerin sadece sözde kaldığı, kirli zihinlerin millet iradesini parçalamaya çalıştığı, milli ve manevi değerlerimizle kavgalı bir kesimin tüm ülkeyi içine çekmeye çalıştığı o eski Türkiye’den, milli ve manevi değerlerinden ödün vermeden, ecdadın emanetini sahiplenerek, aynı ruhla, yeni, büyük ve güçlü bir Türkiye’ye yol aldık” diye konuştu.

“YOLUMUZA DEVAM EDECEĞİZ”

Öztürk, “Bildiğiniz gibi Anadolu; Müslümanların gayreti ile yaşanabilir bir iklime kavuştu. Anadolu bin yıllık harp sahasıdır, batılıların kaybettikten sonra geri alamadığı tek yerdir. Bizler; tarih boyunca üç kıtaya, yedi iklime adalet, ilim, hikmet, sevgi, merhamet muhabbet taşıyan medeniyetin mensuplarıyız. Vatanımıza kast edenler, millet olarak buna vereceğimiz cevabı elbet iyi bilirler. Biz başka yerde yaşamayı değil vatan uğruna şehit olmayı tercih ederiz. Toprak isteyenler toprağa girmeyi göze almalı. Burası kendi hayatından vaz geçerek, ölüme aşkla koşan yiğitlerin gayretiyle İslâm milleti için bir kale olmuştur. Bizler tüm Dünyaya; söz söyleme kudretine sahip bir millet olarak hikayemizi anlatacağız, yol alacağız, yolumuza devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE İNSANLIĞIN BABA OCAĞIDIR”

Öztürk, “Başka iklimlere hikmetle söz söyleyeceğiz, kendi iklimimizi başkalarının gözüyle gören bahtsızlar gibi olmayacağız. Türkiye sadece bize ait değildir, mazlumların ve kimsesizlerin yurdu olduğu gibi insanlığın baba ocağıdır. Sınırlarımız merhamet, adalet ve hürriyetin sınırıdır, burası muhabbet yurdudur, seven ve sevilenlerin ocağıdır. Türkiye İslam Dünyasının ve mazlum coğrafyaların hamisidir. İşte bu yüzden Türkiye kirli güçlerin hedefindedir. Onun için Millet olarak kardeşliğimize, huzurumuza, birlik ve beraberliğimize daha fazla sahip çıkacağız. Bu milletin mayası da, güvencesi de, geleceği de kardeşliktir. Rabbim birliğimizi, beraberliğimizi ve kardeşliğimizi daim eylesin. Bu aziz milleti ilelebet payidar eylesin” şeklinde konuştu.

“MEMUR-SEN’İN PARÇASI OLMAKTAN GURUR DUYUYORUZ, ONUR DUYUYORUZ”

“Türkiye’nin en büyük emek örgütü Memur-Sen’in ilkeli, onurlu ve dik duruşuyla kamu çalışanlarımızın, milletimizin ve ümmetin umududur” diyen Öztürk Memur-Sen’in lider ve öncü bir sivil toplum örgütü olduğunu dile getirerek şunları söyledi: “İnsana saygı, emeğe değer” anlayışıyla hareket eden, İdeolojik sendikacılık anlayışına karşı değerler sendikacılığını savunan, inançlı, ihlaslı ve ahlaklı sendikacılığın adresi, çalışma hayatının dezavantajlı grupları olan, engellilere, emeklilere ve kadınlara öncelik veren, kamu görevlisinin refahı, emeğin itibarı için mücadele eden, “zalime karşı, mazlumdan yana olan,1 milyonu aşan üyesi, entelektüel birikimiyle Toplu Sözleşmenin mimarı, yetkinin ve kazanımın adresi Memur-Sen’in parçası olmaktan gurur duyuyoruz, onur duyuyoruz.”

“TOÇ BİR- SEN TARIM-ORMAN ÇALIŞANLARININ GÜVENCESİDİR”

Konuşması sık sık alkışlarla kesilen Toç Bir-Sen Genel Başkanı Hüseyin Öztürk Toç Bir-Sen’in Tarım-Orman çalışanlarının güvencesi, yarınlarının sigortası, Milletin, ümmetin, derdiyle dertlenmeyi vazife bilen soylu bir sendikal hareket olduğunun altını çizdi.

Büyük sendika olmanın, büyük sorumluluklar getirdiğini vurgulayan Öztürk, “Toç Bir-Sen olarak tüm teşkilatımızla omuz omuza vererek emek mücadelesini, hedefleri ve başarı çıtasını yükseklere taşıdık. Büyük sendika olmak, büyük sorumluluk yüklenmek demektir. Bu farkındalıkla sendikal harekete “ilklerimizle birlikte” yeni bir nefes kazandırdık. “Alınteri ve emek kutsaldır” diyerek çalışanlarımızın haklı taleplerini Toplu Sözleşme masalarında, Kamu Personeli Danışma Kurulu ve Kurum İdari Kurulu Toplantılarında kazanıma dönüştürdük.

Kazanımlarımıza onlarcasını eklemenin yanı sıra, çözülemez denen sorunları çözdük.  Yeni dönemde de soylu mücadelemize inanmış, davamıza gönül ve emek vermiş dava neferlerimizle birlikte hak arama mücadelesindeki bilgi, birikim ve tecrübemizle daha güçlü bir şekilde büyük hedeflere yürüyecek, taleplerimizin karşılık bulması için var gücümüzle mücadele edecek, yeni yüzyılda yeni kazanımlara hep birlikte imza atacağız” dedi.

MEMUR-SEN KAZANIMLARIYLA, MÜCADELESİYLE SENDİKACILIĞIN KİTABINI YAZMIŞTIR

Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın konuşmasında Memur-Sen’in büyük ve güçlü bir aile olduğunu ve bu gücü sayısal büyüklükten değil kuruluş kodlarından aldığını ifade etti. Memur-Sen olarak mücadeleden hiç yılmadan, her geçen gün daha da artırarak sürdüreceklerini ifade eden  Yalçın; ”Memur-Sen ailesi büyük bir ailedir, Memur-Sen Ailesi güçlü bir ailedir. Bizi güçlü kılan sayısal çoğunluğumuz değil, ayağımızı bastığımız zemin, hareket noktamız ve ona sadakatimizdir. Onun için Anadolu’nun kabul görmüş değerlerini baş tacı edelim. Medeniyet değerlerimize yaslanan, oradan beslenen, hiç kimsenin diline, dinine, mezhebine, meşrebine bakmadan herkesi emek mücadelesinde bir ve beraber görüp, onları kucaklayan, kuşatan bir hareket olarak yolculuğumuz devam edecek. Çünkü bunun en büyük teminatı Memur-Sen olarak şimdiye kadar ortaya koyduğumuz grafik, ortaya koyduğumuz kazanım skalasıdır. Güçlü sendikacılık noktasında Memur-Sen rüştünü ispat etmiş, toplumda güven duygusu oluşturmuş, ama hiçbir zaman sayısal çoğunluğun güven hissine yaslanmamış, her zaman durduğu noktadan gücünü almıştır. Bizim durduğumuz yerdir bizi güçlü kılan. Bu açıdan bu yolculuk sürecek. Bu gayret sürecek.

Memur-Sen olarak sendikal alanda toplu sözleşme hakkını alarak, 6 toplu sözleşmede ürettiğimiz tüm kazanımlarla, demokratik zeminde verdiğimiz mücadele, özlük ve özgürlük noktasında açtığımız tüm yollarla, 802 kazanımla sendikacılığın kitabını yazmıştır. Onun için hepinizi yürekten tebrik ediyorum. Mücadelemiz sürecek, gayretlerimiz sürecek. Tüm kamu görevlileri “Başaracaksa bunu Memur-Sen başarır” diyorlar. Bu güveni boşa harcamadan şimdiye kadar hem özlük hakları hem de özgürlük alanında açtığımız kulvarları, kazanımlarımızı arttırmaya devam edeceğiz” dedi.

“BİZLER DERDİ MİLLET, KENDİ MİLLET YÜKÜ YENİ GÜÇLÜ BİR MEDENİYET OLAN BİR TEŞKİLATIZ”

Yalçın davaya gönül ve ömür verenler oldukça Memur-Sen’in ve Toç Bir-Sen’in üyesine, ülkesine, yer küreye katkısı süreceğinin ifade ettiği konuşmasını şöyle tamamladı: “Bizler derdi Millet, kendi Millet yükü yeni güçlü bir medeniyet olan iddialı, idealist ve entelektüel bir teşkilatız. Bu anlamda yarına ilişkin yolculuğumuzu güçlü kılmak açısından sendikacılığın okulunu oluşturup Genç Memur-Sen’den kadrolar yetişirken, Toç Bir-Sen’imizin ‘Toç Bir-Sen Akademi’ ile yeni filizlere yatırım yapması dava hassasiyetidir, bu dava adamlığı refleksidir. O nedenle Hüseyin Öztürk Başkanımızı ve ekibini yürekten alkışlıyorum. Davaya gönül ve ömür verenler oldukça Memur-Sen’imizin, Toç Bir-Sen’imiz büyümesi, güçlenmesi, yolculuğu devam edecek, üyesine, ülkesine, yer küreye katkısı sürecektir. Medeniyet ufkumuzu, dünyanın tamamına yayma konusundaki uluslararası olarak ortaya koyduğumuz çalışmalarımız devam edecektir. Sendikal mücadeleye, davaya omuz veren, her zaman yük alan, savrulmayan, her zaman dik duran Toç Bir-Sen’imizi yürekten kutluyor, 7. Olağan Genel Kurulu’nun hayırlara vesile olmasını diliyorum” dedi.