Milli belleğimize “Zaferler Ayı” olarak kazınan Ağustos; Mohaç Zaferi, Belgrad’ın ve Kıbrıs’ın Fethi ve Malazgirt Meydan Muharebesi ile Büyük Taarruz gibi büyük fütuhatları içinde barındırmaktadır. Bu ayda kazanılan 30 Ağustos zaferi ise; milletimizin yeniden dirilişidir. Şehit kanlarıyla sulanmış bin yıllık vatanımıza göz dikenlere verilmiş onurlu bir cevaptır.
Bu zaferler, aziz milletimizin, istiklâl ve istikbali, varoluş inanç ve kararlılığının vazgeçilmez karakteri olarak düşündüğünü tarih boyunca her seferinde kanıtlamıştır. Tarihten silinmek istenen bir milletin, imanla, aşkla, cesaretle sürdürülen varoluş azmi, zaferlerle sonuçlanmıştır.
Milletimizi esir etmek isteyen emperyalist güçlere karşı; genciyle, yaşlısıyla, kadınıyla, erkeğiyle top yekûn verdiği bir savaş sonucunda kazanılan zaferin destanının yazıldığı gündür. Bu zafer Kurtuluş Savaşı’nın temel hedefi olan, millet egemenliğine dayalı yeni ve tam bağımsız bir devlete kavuşmamızın yolunu da açmıştır.
Tarih boyunca birlik ve beraberliğimize kastedenler, vatanımız üzerindeki kirli pazarlıklar ve saldırı planları yapanlar aziz milletimiz tarafından her zaman boşa çıkarılmıştır. 1071’de Malazgirt Zaferiyle başlayan kutlu yürüyüş, 30 Ağustos 1922’de elde edilen büyük zaferle taçlanmıştır.
Bu vesileyle büyük Memur-Sen ailesi olarak, Malazgirt’ten, Yemen’e, Çanakkale’den, Dumlupınar’a değin Anadolu’yu aziz milletimize canlarıyla ve kanlarıyla vatan kılan şehit ve gazilerimizi rahmetle ve minnetle yâd ediyor, aziz milletimizin “Zafer Haftası”nı tebrik ediyoruz.